top of page
aonurhan46

Kurtlar Vadisi : Müneccim mi Toplum Mühendisi mi?



MHP lideri Devlet Bahçeli’nin, bebe katili Öcalan’ı mecliste konuşmaya davet etmesi üzerine, çok sevilen dizi Kurtlar Vadisi sahneleri paylaşılmaya başlandı! Üstelik bunu yapanlar muhalif olduğunu düşünüyor ama diziyi yapanlar bizzat iktidar yanlılarıydı ve dizi kurgusu Amerikan formatında. Ne demek istiyorum. Akp rüzgarı ile paralel olarak ortaya çıkan bu dizi, tıpkı ABD’de olduğu gibi, yıllarca toplum mühendisliği yaptı. Gelin bakalım nasıl…


  1. Tarikat, mafya ve siyasi göndermeler gibi durumların ortaya çıkmasından rahatsız olan, Baron Karahanlı rolünü canlandıran Zafer Ergin, dizinin gittiği yönü ilk farkeden olabilir. Dizi ilgiyi yakaladıktan sonra: Akp’nin ve batının istediği dönüşümleri yapmak için toplumu hazırlamaya başladı. Tabi o zamanlar FETÖ de işin içindeydi. Eski Türkiye dedikleri döneme dair politikalar eleştiriliyor, uluslararası başarı sağlayan yeni bir devlet imajı çiziliyordu. Bu eski devletin sözde derin ama kirli yapıları da ifşa ediliyordu yavaş yavaş. Gündemi bu kadar yakından ele alan aynı dizide nedense; o zaman cemaat kabul edilen, FETÖ yapılanması da hiç işlenmiyordu.



2. İskender Büyük rolüyle hafızalara kazınan karakter ile, hepimizin iyi bildiğini sandığı ama pek de bilmediği Ergenekon gibi kumpasların alt yapısını hazırlayarak, toplumun gerçekten böyle bir çete olduğuna inandırılması. Çetin Doğan ve Veli Küçük gibi, Amerikan etkisindeki üst rütbeli bazı subayların pürü pak olduğunu söyleyemeyiz ama, samimi dindar olan Yörük Ali Paşa gibi isimlerin, Eyüp Sultan Camii’ni bombalayacağı gibi saçma iddiaların da yer aldığı davalara kolayca inanmadık mı? Böylece, 15 Temmuz’a giden sürecin önü açılmış oldu. Ordu etkisizleştirildi, bugün de yaşanan olaylara sessiz kalmaları dahil, siyaset baskısı altında ezilen, pasif bir orduya dönüştürüldü.



3. Söylerken bile utandığım çuval geçirme hadisesinin rövanşını yine bu dizi ile alabildik sadece. Polat Amerikalılara ders verdi, biz kinimizi unuttuk. Irak’a da el attı, Filistin’e de. Sahada yenildik ama dizi de kazandık. Hep hayal ettiğimiz gibi değil mi!


4. Muro karakteri deyince aklına ilk okuyuşta bunun bir PKK’lı terörist olduğu geldi mi? Pek değil demi! Çünkü o bir devrimci, aslında iyi niyetli, komik, duyarlılığı olan bir karakter olarak sunuldu. Bunun çözüm süreci kapsamında, Kürt teröristleri sempatik gösterme çabası olduğunu, devletin terörle masaya oturuşunu Polat ile Muro arasındaki bu ilişki ile içselleştirdiğimizi herhalde artık anlamışızdır. Taylan Maral’ın ifadesi ile (2013): Çizdiği acımasız terörist çizgisinden zamanla çıkarak içi insan sevgisiyle dolu biri

haline gelen Muro, esprileri ve mimikleriyle izleyici tarafından çok sevilen karakter olmustur.

"En sevilen terörist" olan Muro sayesinde, özellikle Ak Parti seçmenş açılım konusunda yaşanan tüm gelişmeleri desteklediklerini yapılan anketler ve araştırmalar göstermiştir. Bunda Başbakan'ın retoriği ve seçmen üzerindeki etkisi de büyük pay sahibidir.


Maral, T. (2013). Kurtlar Vadisi Pusu Dizisindeki Muro Karakteri ve AKP'NIN "Kürt Açilmi"ndaki Rolü. Turan Stratejik Arastirmalar Merkezi Dergisi, 31-48.


5. Konu darbe meselesine gelince; etkisini zamanla kaybeden Kurtlar Vadisi: Pusu yeterli görülmemiş olacak ki; Diriliş Ertuğrul gibi dizilerle toplum 15 Temmuz’a hazırlandı. Sürekli darbe yapmaya çalışan veya devleti ele geçirmeye çalışan, bugünün tabiriyle paralel yapı olan karakterler bu iki dizide de bol bol işlendi. Olacaklardan sanki eminlermiş gibi darbe olmadan, darbe isimli patent başvurusu bile yapmışlar. FETÖ denen şartlatan öldüğü için Malasef aydınlatılamayacak ama, benim teorim bu darbe ABD’de planlandı hem fetöye hem de akp’ye roller verildi. Kontrollü darbe iddialarının da temeli bu aslında. Darbe sonrasında Akp istediği değişimleri yapabildi, en zeki gençlerimiz yurtdışına, bu aç gözlü ülkelere yerleşti, toplum kutuplaştı, ekonomi bozuldu vesaire vesaire. Aslında darbe başarılı oldu, çünkü darbe Türk silahlı kuvvetlerine ve Türk milletine yapılmıştı ve amacına ulaştı. Yanındaki adama güvenmeyen, siyasetin ağzından çıkacak lafı bekleyen askerler, bölünmüş bir millet ortaya çıktı. Tepe isimler ya kaçtı, ya akp içerisinde hayatına devam etti. Kürt laz veya Çerkez kökenli fetocu isen, etnik kartını oynayarak yine kurtuldun, ama Türk ve fetöcü isen abiyane tabirle yandın. Sana sahip çıkan elbette olmadı, ben dindar olduğum için oradaydım dediğinde en çok kendi soydaşın vurdu.




Bunlar dizide işlenen en önemli konulardı. İrili ufaklı daha pek çok sosyal mesajı, toplumu yönlendirme çabalarını bolca bulmak mümkün. Nasıl mı yaptılar:


  1. Bu tarz mafya, derin devlet, çatışma işlerini seviyoruz

  2. Gerçek ile yalanı çok iyi harmanladılar

  3. Sınırsız para gücü. Bu öyle bir güçtü ki; Holywood’un en pahalı oyuncuları bile gerektiğinde diziye dahil edilebildi. https://www.facebook.com/share/v/zrFUxJpZiWx5ET5C/?mibextid=UalRPS

  4. İktidar tarafından korunması ve soruşturmalara tabi tutulmaması. Basit bir sosyal medya hesabında bile suçlu gördükleri kişiyi övünce, kapına polis dayanır ama bir dizi bu kadar büyük şeylerin alt yapısını hazırlarken, kimse hayırdır diyemedi.

  5. Üretmeyen bir toplumun, başarısızlığına kılıf bulma becerisi. Yani dış güçler. Hani herkesin ne mal olduğunu itiraf etmek yerine travmam var, bilmem ne sendromum var demesi varya, onun toplumsal hali.


Özetle çok sevdiğimiz dizi, az yada çok bizim bu günlere gelmemize katkı sağladı. Kronolojik hata yapmayı çok seven biz insanoğlu, yine olayları doğru sırayla değerlendiremiyor ve dönüp “Vay be dizi neleri öngörmüş” diyoruz. Hem de bir tarikat üyesi olan, karısına şiddet uygulayan, hatta kendini Mehdi ilan edebilen bir oyuncunun, daha doğrusu yapımcının kardeşi olan Polat Alemdar’a dayanarak bunu söylüyoruz. Aslında; Polat Alemdar karakteri, mankurtluğun vücut bulmuş halidir.




O yüzden; Bilge Kağan’ın çağrısını yenilemek kaçınılmaz : Ey Türk Titre ve Kendine Dön!

65 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page